Her yılın 4 Haziran günü,..

Kıymetli dostlarım,

Her yılın 4 Haziran günü, biraz duygusal, biraz kızgın bir ruh haline bürünmeme sebep olmaktadır. (Tıpkı Cennetmekan Adnan Menderes’in idam edildiği günün yıldönümlerinde olduğu gibi.) 4 Haziran günü tarihimize, çöküş dönemine girmiş olan Osmanlı İmparatorluğu’nu bu durumundan kurtarabilmek için büyük bir mücadeleye girişen Sultan Abdülaziz Han’ın şehit edildiği gün olarak geçmiştir. (Şehit edilişinin 142. yılı)

Darbeci askerlerin, karşısında nefes dahi almaya cesaret edemeyecekleri Abdülaziz Han’ı intihar süsü vererek şehit etmeden önce çektikleri bir resim var. (Paylaşımımda kullandığım.) Abdülaziz Han’ın şehadete varmadan birkaç gün önce çekilen bu resmiyle, aradan 74 sene geçtikten sonra Adnan Menderes’i asarken (şehit ederken) çektikleri resim arasındaki benzerlikleri sizler de fark etmişsinizdir.

İşin en enteresanı ise her iki liderin de şehit edilme sebepleri birebir neredeyse aynıdır. Sultan Abdülaziz Han İstikraz Kararnamesi ile faizleri yarıya indirerek halka gitmesi gereken milli geliri yabancı devletlerin ve bankerlerin elinden almaya çalışınca sözde yenilikçi subaylar tarafından darbeye maruz kalmıştır.

Hemen sonrasında padişah olan Abdülhamid Han’ın tahttan düşürülme sebebi de bu sebeplerle birebir aynıdır. Abdülhamid Han da dış borç yükünü %57’den %27’ye düşürdükten sonra sözde yenilikçi subaylar tarafından darbeye maruz bırakılmıştır. (Selanik’e sürgüne yollanmıştır.)

Cennetmekan Adanan Menderes’de, dış borcu bitirmek adına hamleler yaparken bu kredilerin faizlerini düşürebilmek için de kredi çeşitlendirmesi yapmaya çalışıp Sovyetler Birliği’nden kredi talep etmiştir. (Maalesef ki bu talebi de kendisinin sonu olmuştur.) Yine yenilikçi olduğunu iddia eden subaylar Menderes’e darbe yapmış ve onu şehit etmişlerdir.

15 Temmuz’daki darbe girişimi de başarılı olmuş olsaydı ortaya çıkacak netice de bundan farklı olmayacaktı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı sözde yenilikçi subaylar darbeyle şehit edeceklerdi. (Çünkü Sayın Recep Tayyip Erdoğan da egemen güçlere göre affedilmez hatalar yapmış, faizleri %70’lerden %10’lara düşürdüğü yetmezmiş gibi, İMF’ye olan borcu da tamamen bitirmiştir.)

Ne tesadüftür ki sözde yenilikçi subaylar ülkeyi modern bir hale getirmek için darbe yaptıklarını söyleseler de aslında darbelerin tek sebebi ve ortak notası ülkeyi tekrardan ayağa kaldırmak için faizleri düşüren, büyük hamleler yapmayı başaran liderleri şehit etmek olmuştur.

Artık sömürüler, bir ülkeyi ele geçirerek yapılmıyor. Ülkelerin başına kendi kukla yöneticilerini getirip, o yöneticiye ne isterlerse onu yaptırıp, faize boğup, milletleri köle gibi kendileri adına çalıştırarak yapıyorlar.

Abdülaziz Han’ın darbe sonucu şehit edilmesini içine sindiremeyen Hasan ismindeki bir subay bu darbeyi yapanların toplandığı yalıya baskın düzenleyerek darbede en aktif görevi olan Serasker Hüseyin Avni Paşa başta olmak üzere en az 4-5 kişiyi öldürmüş, 7-8 kişiyi de yaralamayı başarabilmişti. (Bu sayede de her günahın bir intikam meleği olduğu öğretisinin gerçekliğini tüm dünyaya bir kez daha gösterebilmişti.)

Emperyalist güçlerin 15 Temmuz’da darbeyle başaramadıkları amaçlarını, bugün birbirine hiç de benzemeyen 5 partiyi yan yana getirerek sözde seçimlerle elde etmelerine oylarımızı kullanarak asla ama asla izin vermemeliyiz.

BİR UMUTTUR YAŞAMAK

REİS SEDAT PEKER

Yorum Bırakın

Email adresiniz görünmeyecektir.